TAVUK ORMANI’NDA BETONA HAYIR…

Edirne Belediyesi tarafından Tavuk Ormanı’nda yapılan bisiklet ve yürüyüş yolları bu bölgeye zarar vermekte ve ileride geri dönüşü mümkün olmayan tahribatlar oluşmasına sebep olmaktadır.

Osmanlı yönetimlerinin av alanı olmak üzere düzenlenmiş ve altı yüzyıldır doğallığına uygun olarak günümüze kadar gelmeyi başarmış Sarayiçi Ormanı’nın eşi benzeri olmayan tarih, doğa ve kültür alanı olduğu dünya literatüründe bilinirken kenti yönetenlerin bilmemesi olanaksızdır.

Taşkın bölgesi ve zengin bitki örtüsüne sahip olması nedeniyle yapılaşmaya uygun bir bölge olmayan Tavuk Ormanı’nda ne yazık ki işletmelere izin verilmiş ve gerekli denetimlerin de yapılmamasından dolayı doğa tahribatına göz yumulmuştur.

Başta Yard. Doç. Dr. Güler Dalgıç ve Prof. Dr. Neriman Özhatay olmak üzere bilim insanlarının yaptığı araştırmalardan anlıyoruz ki; Türkiye’de 10 binden fazla bitki türü yetişmektedir ancak 3000 tanesi endemik türdendir. Nadir bulunan bu endemik bitkilerin yaşamlarını sürdürebilmeleri için onların ekolojik ortamları bozulmamalıdır.

Sayın Güler Dalgıç tarafından dünya bitki literatürüne girmiş olan Edirne Sümbülü başta olmak üzere birçok değerli bitki türünün bulunduğu Tavuk Ormanı’na sahip olmamız Edirne için büyük bir şanstır.

İlimiz sınırları içinde tarihi mekânlar olan Söğütlük (İzzet Arseven Ormanı)ve Sarayiçi Tavuk Ormanı endemik bitkilerin bulunduğu habitat alanlarıdır. Sularla taşınan tohumların tutunabildikleri kara parçalarında çimlenen bitkiler, uzun yıllar sonra oluşan koruluklardan ormanlar meydana gelmiştir. Bu ormanların meydana gelmesi için uzun zamana ihtiyaç vardır. İlimizde mevcut olan iki nehrin oluşturduğu koruluk ve bugün orman vasfındaki Sarayiçi ve Söğütlük ormanları bu şekilde oluşmuştur.

Burada yapılması gereken; mevcut ağaç ve çalıların envanterinin çıkarılarak, kuru, hasar görmüş ağaç ve çalıların temizlenmesi, alanın önceki yıllarda olduğu gibi etrafının çevrilmesi, parke yolların kaldırılması ve patika türü yürüyüş yolları yapılarak oturaklarla donatılması olmalıdır.

Türkiye de ender rastlanan bu tarihi mirasın nesilden nesile kalmasını sağlamak mümkündür. Aynı zamanda çok değerli rekreasyon alanı olan bu tabiat parçaları içinde Edirne Sümbülü, Orman Sümbülü v.s gibi bitkilerin olduğu bu bölge turizm bahçesi haline getirilebilir. Edirnelilerin soluklanacakları, streslerini atacakları şehir içindeki bu eşsiz tabiatın yeterince tanıtılması, korunması için herkesin duyarlı olması gerekmektedir. Üniversitemiz, ziraatçılar ve doğaseverler yerel idarelerle birlikte bunu başarabilecek iken turizme hizmet amacıyla bu bölgelerin yapılaşmaya açılmasını anlamakta zorlanıyoruz.

Yüz yıllarca bizi kucaklayan, yaşama sebebimiz olan yeşil doğayı tanımamak için ısrar etmiş, gökdelenleri ve beton yapıları hep üstün tutmuşuz. Bizi besleyen büyüten, hayata bağlayan çevremizin güzelliklerine hep hoyratça bakmışız. Bu ortamda yaşayan tüm canlılar, böcekler, kuşlar, kelebekler, hepsi ortamın sürdürülebilir olması için birlikte yaşamalıdır.

Biz kentin duyarlı kişi ve örgütleri olarak Tavuk Ormanı’nı doğal haliyle korunmasını ve habitatı içinde geliştirilerek tıp alanında da değerlendirilmesi için bilim insanları ve yetkili idare birimlerine elimizden gelen katkıyı sunmaya ve bu konuda kamuoyu yaratmaya çalışacağımızı bildiriyoruz.

Edirneliler olarak sesimizi yetkililere duyurmak ve duyarlı olduğumuzu bir kez daha vurgulamak için 18 Mart 2017 Cumartesi günü saat 14.00’te Sarayiçi Tavuk Ormanı’nda bir araya geliyoruz. Sizleri de bekliyoruz…

15.03.2017

Ziya Gökerküçük

E.K.K. Yürütme Kurulu adına